Okumak üzerine

 Hayat yolculuğumuzun en kıymetli yapı taşlarından biri de okumaktır. Anlayarak, anlamlandırarak okumak kişisel gelişimimize değer katan parametrelerden biridir. Bedenin beslenmesi ne kadar gerekliyse ruhun da beslenmesi o kadar gereklidir ve onun da temel besin kaynağı okumaktır.

"Okumak dışında hiçbir entelektüel beslenme yöntemi ruhumuzu gerçek anlamda doyurmaz. Dijital ve sanal bir dünyanın tam ortasında kitaba yönelmek, aynı zamanda bir başkaldırı yöntemidir de. Mevlâmızın bize önerdiği de budur elbet. Hepimizce malum ki yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim'in vahyolunan ilk kelimesi "oku"dur. Bu genel önermenin ışığında okumaktan yana olmak, fıtrattan da yana olmaktır." Der bir düşünce insanımız. Dijitallleşmenin her alanda hakim olmaya başladığı ve yavaş yavaş da herkesi kendisine esir ettiği bir süreci hep beraber üzülerek müşahede ediyoruz. Çağın gereği olarak zaman zaman iletişim araçlarında hızlı değişimler olabiliyor ancak değişmeyen tek şey kitaplardır. Hatta eskidikçe kıymetlenen kitaplar sahaflaları sarraflara dönüştürmektedir. Dinimiz, milliyetimiz ve yaşadığımız coğrafya bizlere kültürlenme, keşfetme, bilimsel düşünme konularında büyük görevler yüklemiştir.  Bizle kitaplardan, okumaktan uzak kalamayız, kalmamalıyız.

Dünyaya hakim güçlerin bu seviyeye ulaşmasındaki temel etken "düşünmeleridir." Farklı düşünmeleridir hatta. Bunu da sağlayacak olan kitaplardır. Nuri Pakdil şöyle der bu konuya istinaden ; "Okuyunca, düşünmeye de başlarız. Düşünme özelliğinizin birden farkına varırsınız bir yazıyı okurken". Düşünce dünyamızı şekillendiren derinleştiren okuma faaliyeti son derece önemlidir.  İngiltere merkezli Global Englısh Editing şirketinin 2020 yılının verilerine göre dünyada haftalık kitap okuma süresi olarak 10.42 saatle 1. Hindistan olurken 5.54 saat ile 18. sıradayız. Bu skaladaki yerimiz çok daha üst düzeyde olmalıydı. Neticede bizler 2.Hakem zamanında 400 bin adet kitapla dolu Endülüs Kurtuba Saray Kütüphanesinden, günümüzde Ankara’da bulunan ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılan 4 Milyondan fazla kitap koleksiyonu ve  120 milyon makale ve raporla dünyanın en büyük kütüphanesi olan “Millet Kütüphanesi” ‘ne uzanan bir okuma medeniyetinin bakiyeleriyiz. Hemen hemen bütün illerimizde okuma seferberlikleri düzenlenerek öncelikle çocuklar ve gençlerin okumaya yönelik olumlu tutum edinme ve bunu da sürdürülebilir kılma adına farklı etkinlikler düzenlenmektedir. Bizler de bir eğitim sendikası olarak bu alanda varlığımızı güçlü bir şekilde hissettiriyoruz. Bir bilenle bilge nesil projemizle ülkemiz genelinde lise öğrencilerimizi okumaya teşvik ediyor, onları bilenlerimizin gayretleri ile bilge nesil haline getirmeye çalışmanın onurunu yaşıyoruz. Genç Memur-Sen sevk ve idaresinde gerçekleşen projemizin en büyük destekçisi Memur-Sen Konfederasyonumuzun eğitim alanındaki sendikası Eğitim Bir-Sen projenin her alanında destek vermekte ve projeyi başarı ile sürdürmektedir. Proje kapsamında lise öğrencilerimiz kendilerine hediye ettiğimiz kitapları okumakta, sonrasında danışman öğretmenleri eşliğinde tahlil etmekte ve tahlilden süzülen ana fikrin etrafında bir kompozisyon yazarak yarışmaya katılmaktadır. Böylelikle sonu etkili bir yazın faaliyeti ile biten bir okuma çalışması daha derin ve daha etkili olacaktır. Bir düşünce adamının, bir şairin sendikası olarak bu ve buna benzer faaliyetlerimizi etkin bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz. Bu bağlamda da her yıl olduğu gibi bu yılda Eğitim Bir-Sen Samsun 1 Nolu şube olarak “İnsanın Acayip Kısa Tarihi” kitabı ile bin öğrencimiz yüz danışman öğretmenimiz ile evlatlarımızın bilgeleşme yolculuklarına katkı sunacağız.

“Okumak, kadın ve erkek her Müslümana farzdır” diyen Peygamberimizin yolundan yürüyen ve okumaksızın geçen her günü yok sayan bir ruh dünyasına sahip bireylerin çoklukta olduğu bir medeniyetin dünyada hakim güç olacağını bilerek yaşamak dileğiyle.